Emanullah Dönemi Afganistan (1919–1929),
Yrd. Doç. Dr. Mehmet Köçer
Manas Yayıncılık, 2009, s.336, Elazığ
Afganistan ve Afgan coğrafyası, Türk tarihi ve kültürü için
büyük bir önem arz etmektedir. Afganistan, Doğu ve Batı
Türkistan’a açılan önemli bir kapı olma özelliği
taşıdığından, Türkiye’nin Türkistan politikaları, hedefleri
için vazgeçemeyeceği, o bölgede yaşayan Türkler açısından da
kendini sorumlu hissedeceği, tarihi ve dini bağları olan bir
ülkedir.
Ayrıca yakın tarihte Türk ve Afgan milletleri, bağımsızlık
mücadelesi açısından aynı kaderi paylaşan ve bu nedenle de
birbirine yakınlaşan iki millettir. Türk tarihinde Mondros
Mütarekesi sonrasında emperyalist ülkelere karşı başlatılan
mücadele ile millî bir devlet kurulması hedeflenmiştir. Bu
hedefe ulaşmak için başlatılan Türk millî mücadelesi,
Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarının izledikleri gerçekçi ve
tutarlı bir siyaset ile istenilen sonuca ulaşabilmiştir. Bu
siyasetin bir sonucu olarak, bağımsızlığını henüz kazanmamış
ya da emperyalist ülkelerin hedefleri arasında yer alan
ülkelerle kurulacak ilişkiler önemli yer tutmuştur.
Bu ülkelerden birisi olan Afganistan da aynı dönemde
özgürlüğüne sahip değildi. Bunun üzerine Emanullah Han,
İngiliz nüfuz ve vesayetinden kurtulmak için III.
İngiliz-Afgan Savaşını başlatmıştı. Türk İstiklal mücadelesi
ve Afgan uyanışı sonucu bağımsızlıklarını kazanan her iki
ülke, kısa süre içerisinde reform programı başlatarak
modernleşme yolunda adımlar atmaya başlamıştır. Emanullah,
ülkesi Afganistan’ı modernleştirirken etkilendiği kişilerin
başında Atatürk gelmekteydi. Bu çalışma Aynı kaderi paylaşan
iki ulusun çok zor şartlarda gösterdikleri mücadeleyi ve
dayanışmayı ortaya koymaktadır.